Sakal Ekimi Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Yüz kılları her zaman erkeklerin erkekliği ve olgunluğu ile ilişkilendirilmiştir. Kalın bir sakal ve bıyık güçlü bir etkiye sahiptir, ancak bazı erkekler genetik de dahil olmak üzere çeşitli nedenlerle yeterli sakal bırakamazlar. Ancak teknolojinin gelişmesiyle ne genleriniz ne de başka bir faktör artık önünüzde durmuyor. Saç ekimi artık sadece kafa ve sakal ekimi ile sınırlı değil, erkeklere yardımcı olmak için sakal ekimi başarıyla gerçekleştiriliyor. Sakal ekimi yüz bölgesindeki her şeyi içerir. Ancak bir kliniğe gitmeden önce sakal ekimi hakkında bilmeniz gereken birkaç şey var. Tüm bunları bilmek sakal ekimi hakkında gerçekçi beklentiler geliştirmenize yardımcı olacaktır.
Sakal ekimi talebiniz öncelikle sahip olduğunuz donör saça bağlıdır. Bu işlem için yeterli donör saç köküne sahip olmanız gerekir. Halihazırda ciddi kellik problemleriniz varsa, sakal ekimi için yeterli donör saçınız olmayabilir.
Nakil için sadece birkaç yüz grefte ihtiyacınız varsa, cerrahınız size iz bırakmayan minimal invaziv FUE tekniğini önerecektir.
Ameliyattan sonraki ilk 10 gün ekilen saçların tıraş edilmemesi daha iyidir. Tedaviden iki hafta sonra saçlarınızın döküleceğini unutmayınız. Merak etmeyin bu durum ameliyat sonrası 3. veya 4. ayda yeni saç oluşumunun önünü açan şok evresi olarak bilinir. Bundan sonra, yeni saçların çıkmaya başlaması için istediğiniz zaman tıraş olmak isteyip istemediğinize karar verebilirsiniz.
Her türlü saç ekiminin avantajı kalıcı sonuçlar sunmasıdır. Böylece ekim sonrası yeni sakalınızı kaybetme endişesi yaşamanıza gerek kalmaz.
Sakal ekiminin çok da endişe edilecek bir tedavi olmadığını düşünebilirsiniz. Tabii ki endişelenecek bir durum yok ama yine de cerrahi bir işlem olduğu unutulmamalıdır. Çok nadir de olsa yüzde enfeksiyon ve yara izi gibi riskler ve komplikasyonlar mevcuttur. Bu genellikle kötü yüz bakımından ve işlemi deneyimsiz bir cerrah gerçekleştirdiğinde ortaya çıkar.